Akdeniz ateşi hastalığı genetik geçişli bir hastalıktır. Vücuttaki çeşitli organların bağışıklık sistemi tarafından yabancı olarak algılanması sonucu yaygın iltihaplanmalarıyla karakterizedir. Dönemsel olarak ataklara sebep olur. Geçirilen her atak sırasında dokularda Amiloid A adı verilen anormal yapıda protein oluşturur. Bu proteinlerin vücutta birikimi organ hasarına neden olabilmektedir.
Antienflamatuvar bir beslenme tarzı geçirilen atak sayısının azaltılmasında destek olabilmektedir. Rafine şekerler, kızartmalar, işlenmiş et ürünleri, alkol enflamasyonu arttırırken, koyu renkli özellikle de mor renkli sebze ve meyveler, lahana türleri, koyu yeşil yapraklı bitkiler, çiğ kuruyemişlerle alınan flavonoidler, antioksidanlar, sağlıklı yağ asitleri ve bol lifli besinler sayesinde vücuttaki kronik enflamatuvar süreç azalır. Taze otların ve baharatların kullanımı olumlu etkiye sahiptir.
Zencefil, zerdeçal, fesleğen, zahter, muskat, biberiyle, soğan ve sarımsak gibi besinler çok sayıda antienflamatuar bileşeni içerir. Antienflamatuvar besinleri diyetinize ekleyip proanflamatuvar besinleri diyetinizden uzaklaştırmayı hedefleyen beslenme planlarıyla çalışıyoruz.

