Lipödem Nedir?
Lipödem, adipoz doku dağılımında bozuklukla karakterize, östrojenle ilişkili bu sebeple kadınlarda görülen kronik, ilerleyici ve ağrılı bir hastalıktır. Genellikle kadınlarda puberte, gebelik veya menopoz gibi hormonal değişimlerle tetiklenir. Genellikle bacaklarda, bazen kollarda simetrik olarak yağ birikimi görülür ve bu durum zamanla ağrı, hassasiyet, ödem gibi semptomlara neden olabilir. Lipodem’de doğru beslenme, hastalığın yönetilmesinde önemli bir rol oynar ve yaşam kalitesini artırmak için etkili bir stratejidir.
Beslenme Tedavisinin Amaçları
- Kronik düşük dereceli inflamasyonun azaltılması
- İnsülin duyarlılığının artırılması
- Lenfatik akışın desteklenmesi
- Ödemin yönetimi
- Oksidatif stresin azaltılması
Lipödemde beslenme nasıl olmalı?
Gluten ve Süt Ürünlerinden Kaçının
Lipödemli bireylerde gluten ve süt ürünleri inflamasyonu artırabilir. Bu besinler bağırsak geçirgenliğini bozarak vücutta inflamasyonun kronikleşmesine neden olabilir. İnflamasyon, lipödemin neden olduğu ağrı ve ödemi artırır. Probiyotik kanakları olması açısından yoğurt, kefir gibi fermenete süt ürünleri ilerliyen süreçlerde kişinin tolere edebilmesi durumunda diyette tekrar eklenebilir.
- Glutensiz alternatifler: Karabuğday, kinoa, Sorgum Unu Bakliyatlar (ostrojen kaynakları olması sebebiyle dikkat edilmeli ),
- Süt yerine: Badem sütü, hindistan cevizi sütü, fındık sütü gibi bitkisel sütler tercih edilebilir.
Anti-İnflamatuvar Besinlere Yer Verin
Anti-inflamatuvar beslenme, lipödem semptomlarını hafifletmede en önemli yaklaşımlardan biridir. Bu besinler, vücuttaki inflamasyonu azaltarak ağrı ve şişliğin kontrol altına alınmasına yardımcı olur.
Zerdeçal: İçeriğinde bulunan kurkumin, güçlü bir anti-inflamatuvar etkiye sahiptir. Yemeklerinize ya da bitki çaylarınıza zerdeçal ekleyebilirsiniz.Kurkuminin etkisini karabiber ile birleştirerek aynı zamanda biraz yağda ısıtarak kat kat artırabiliriz.
Zencefil: Hem anti-inflamatuvar hem de sindirimi destekleyici özellik taşır. Taze zencefili çay olarak tüketebilir veya salatalarınıza ekleyebilirsiniz.
Yeşil yapraklı sebzeler: Ispanak, roka, pazı brokoli gibi sebzeler antioksidan bakımından zengindir.
Antioksidan meyveler: Yaban mersini, böğürtlen, çilek gibi meyveler Vücuttaki serbest radikalleri azaltır, inflamasyonu hafifletir, bağışıklığı güçlendirir ve hücresel onarımı destekler. Her gün gökkuşağı tabağı oluşturmayı hedefleyin:
Kırmızı: Domates, kırmızı biber, çilek
Turuncu/Sarı: Havuç, balkabağı, portakal
Yeşil: Ispanak, brokoli, avokado
Mor/Mavi: Yaban mersini, mor lahana, patlıcan
Beyaz: Karnabahar, sarımsak, soğan
Omega-3 Kaynaklarını Tüketin
Omega-3 yağ asitleri, inflamasyonu azaltan önemli bir besin öğesidir. Lipödemde ağrıyı hafifletir, ödemin azalmasına yardımcı olur ve genel olarak sağlığı destekler.
En iyi Omega-3 kaynakları:
Somon, sardalya, uskumru gibi yağlı balıklar
Ceviz, chia tohumu, keten tohumu gibi bitkisel kaynaklar
Omega-3 takviyeleri (doktor veya diyetisyen önerisiyle)
Omega-3 tüketimini artırmak, lipödemin yönetiminde çok önemli bir adımdır. Haftada 2-3 kez yağlı balık tüketmeye özen gösterin.
Avokado, zeytinyağ, sadeyağ susam yağı gibi antinflamatuar yağları tercih edin.
Yağ asitleriyle ilgili daha ayrıntılı bilgi için linke tıklayabilirsiniz:
Yağlar dost mu düşman mı?
D Vitamininin Pozitif Etkisini Unutmayın
D vitamini eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve inflamasyonun artmasına neden olabilir. Lipödem hastalarında yeterli D vitamini düzeyi, kemik sağlığını desteklerken ağrıyı azaltabilir ve enerji seviyelerini yükseltebilir. Güneşten doğal D vitamini alımı çok önemli olsa da, besinlerle ve gerektiğinde takviyelerle desteklenmelidir.
D Vitamini Kaynakları:
Yağlı balıklar (somon, sardalya, uskumru)
Yumurtanın sarısı
Mantar (özellikle güneş gören mantarlar)
Takviye edilmiş bitkisel sütler
Bağırsak Sağlığını Güçlendirin: Probiyotik ve Prebiyotikler
Bağırsak sağlığı, vücutta inflamasyonun azalması için kritik bir rol oynar. Probiyotikler ve prebiyotikler, bağırsak florasını destekleyerek inflamasyonu kontrol altına alır.
Probiyotik kaynakları:
Ev yapımı fermente sebzeler (lahana turşusu, kimchi)
Fermente süt ürünleri (kefir, yoğurt, peynir)
Prebiyotik kaynakları:
Kuşkonmaz, sarımsak, soğan, muz, yer elması gibi lifli besinler
Bu besinler bağırsaktaki faydalı bakterilerin sayısını artırarak inflamasyonun azalmasına yardımcı olur.
Hormon dengesini düzenleyin.
Östrojen dominansı, östrojenin mutlak artışı ya da progesteron düzeyine göre rölatif yüksekliği anlamına gelir. Lipödemli bireylerde, östrojenin yağ dokusunda depolanması ve yeniden dolaşıma katılması (enterohepatik sirkülasyon) ile inflamasyonu ve ödemi tetikleyebileceği düşünülmektedir.
Östrojen kaynakları olan besinlerin diyete eklenmesi veya çıkarılmasına karar verilmeli.
Östrojenin besin dışındaki kaynaklarına maruziyet gözden geçirilmeli (pişirme ve saklama kapları, deterjan ve kozmetikler gibi)
Östrojenin vücuttan uzaklaştırılasında görev alan mekanizmalara değerlendirilmeli ve desteklenmeli (karaciğer ve boşaltım sistemi gibi)
Detoks nedir ve nasıl yapılmalıdır?
lipödemde beslenme süreçleri
Düşük Glisemik İndeks / Yük Yaklaşımı
Lipödemli bireylerde insülin direnci sıklıkla eşlik eder.
Bu nedenle postprandiyal hiperglisemi ve hiperinsülinemiyi önlemek amaçlı:
- Rafine karbonhidratlar (paketli ve hazır gıdalar) → Çıkarılmalı
- Tam tahıllar (kinoa, karabuğday), baklagiller → Sınırlı ve dengeli
- Lif oranı yüksek sebzeler → Ana enerji kaynağı olmalı
Su Tüketimine Dikkat Edin
Lipödem’de ödemi azaltmanın en etkili yollarından biri yeterli su tüketimidir. Günlük en az 2-2,5 litre su içmek, vücutta biriken toksinlerin atılmasına ve dolaşımın iyileşmesine yardımcı olur.
- Suyu daha keyifli hale getirmek için içerisine taze nane, limon dilimleri (organik değil ise dış kabuğu soyulmuş) veya zencefil ekleyebilirsiniz.
Şeker ve Paketli Gıda Tüketiminden Kaçının
Ayrıntılı bilgi için işlenmiş gıdalar ve katkı maddeleri makalemi okuyabilirsiniz:
İşlenmiş gıdaların ve katkı maddelerinin bedenimiz üzerinde etkileri
Omega-3 ve Omega-6 Dengesi Oldukça Önemli
Lipödemde beslenme, inflamasyonu azaltmayı hedefleyen, bireyin ihtiyaçlarına uygun ve sürdürülebilir bir yaklaşım olmalıdır. Gluten ve süt ürünlerinden kaçınmak, anti-inflamatuvar besinlere ağırlık vermek, omega-3, D vitamini kaynakları ve probiyotiklerle bağışıklığı desteklemek, semptomların hafiflemesinde büyük rol oynar.
Unutmayın, her bireyin ihtiyacı farklıdır ve kişiye özel bir beslenme planı oluşturmak en etkili sonuçları sağlar. Eğer lipödemle mücadele ediyorsanız, bir beslenme uzmanı ile birlikte çalışarak doğru adımları atabilirsiniz.
Lipödemle ilgili sık sorulan soruları sizin için yanıtladık, mutlaka göz atın.
Lipödemde sıkça sorulan sorular
Son güncelleme:
06 Haziran 2025, Cuma (04:41)